Hükümet yanlısı karşıt göstericiler, hükümet karşıtı göstericilere nesneler ve havai fişekler atarak parlamento binası yakınındaki gerginliği tırmandırdı.
Huzursuzluk, Novi Sad’daki tren istasyonunun çatısının çökmesi sonucu 15 kişinin hayatını kaybetmesinin ve iktidardaki rejimin yaygın altyapı eksikliklerinin ortaya çıkmasının ardından 10 yaşındaki oğlunu kaybeden yaslı bir annenin önderlik ettiği bugün düzenlenen mitingden kaynaklanıyor.
Reuters ve yerel medyanın haberine göre, Sırp polisi cumartesi akşamı rakip grupları ayırmak için göz yaşartıcı gaz ve tazyikli su kullandı ve en az bir düzine kişi yaralandı, çok sayıda kişi tutuklandı.
Başbakan Aleksandar Vučić’in istifası yönündeki çağrılar nedeniyle ülke genelinde protestoların yoğunlaşması bekleniyor.
Novi Sad tren istasyonunun kalabalık platformunda on altı dakikalık saygı duruşu, 16 kişinin hayatını kaybettiği ve bir kızın ağır yaralandığı binanın çatısının çökmesinin yıldönümünü anmak için düzenlenen anma toplantısının başlangıcını işaret etti.
“Bütün bu insanları gördüğümde ve acının bu kadar zaman geçmesine rağmen hala dinmemiş olması beni çok üzüyor, ancak şehir ve gençleriyle gurur duyuyorum.”
Bir gün önce şehre binlerce kişi gelmişti ve yüzlerce öğrenci, henüz kimsenin hüküm giymediği trajedinin kurbanlarını anmak için yürüyerek gelmişti.
Sırp hükümeti, 1 Kasım 2025’i Yas Günü ilan etti.
Sırp hükümeti, 1 Kasım 2025’i ulusal yas günü ilan etti. Bu karar, tam bir yıl önce (1 Kasım 2024’te) Novi Sad’daki tren istasyonunun yenilenen çatısının çökmesi sonucu hayatını kaybeden 16 vatandaşı anmak amacıyla alındı.
Arka Plan ve Detaylar:
- Olayın Özeti: 1 Kasım 2024’te Novi Sad tren istasyonunun çatısı, yenileme çalışmaları sırasında çöktü ve 16 kişi (çoğunlukla siviller) hayatını kaybetti. Bu trajedi, Sırbistan’da yaygın yolsuzluk, ihmal ve altyapı sorunlarını simgeleyen bir olay haline geldi.
- Yas Günü Uygulamaları: Bayraklar yarıya indirildi, Sırp Ortodoks Kilisesi lideri Patrik Porfirije Belgrad’daki Aziz Sava Kilisesi’nde anma ayini düzenledi. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić ve hükümet yetkilileri de törene katıldı. Novi Sad’da ise saat 11:52’de (çökmenin tam saati) 16 dakika sessizlik korundu.
- Protestolar ve Etkileri: Anma etkinlikleri, yasla birlikte hükümet karşıtı protestolara dönüştü. On binlerce kişi sokaklara döküldü; öğrenciler öncülüğünde “Yolsuzluk Öldürür” ve “16 Kişi İçin Adalet” pankartları taşındı. Bu olay, Sırbistan’da bir yıldır süren öğrenci hareketlerini tetikledi ve Başbakan Miloš Vučević’in Ocak 2025’teki istifasına yol açtı. Protestocular, hükümeti ihmalle suçluyor ve AB entegrasyonu için hesap verebilirlik talep ediyor.
- Genişletilmiş Etki: Republika Srpska’da da benzer bir yas günü ilan edildi. Olay, Sırbistan’ın AB’ye katılım sürecini etkiliyor; AB Genişlemeden Sorumlu Komiseri Marta Kos, bu trajedinin ülkeyi hesap verebilirlik ve demokrasi yönünde değiştirdiğini belirtti.
Belgrad’daki Sırp Parlamentosu Önünde Çatışmalar: Son Durum
2 Kasım 2025 itibarıyla Belgrad’daki Sırp Ulusal Meclisi (Parlamento) önünde ciddi çatışmalar yaşandı. Bu olaylar, Sırbistan’da devam eden büyük çaplı anti-yolsuzluk protestolarının bir parçası olarak ortaya çıktı. Protestolar, 1 Kasım 2024’te Novi Sad tren istasyonunda çöken tente nedeniyle 15 kişinin ölümüyle tetiklenen altyapı yetersizliği ve hükümet yolsuzluğu eleştirileri üzerine yoğunlaşıyor.
Olayın Arka Planı
- Protestoların Kökeni: 2024 Kasım’ından beri süren eylemler, üniversite öğrencilerinin öncülüğünde ülke geneline yayıldı. Novi Sad faciası, hükümetin altyapı projelerindeki ihmalleri ve yolsuzluk iddialarını su yüzüne çıkardı. Protestocular, Başbakan Miloš Vučević’in istifasını (Ocak 2025’te gerçekleşti) yeterli bulmuyor ve Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić’in de çekilmesini talep ediyor.
- Bugünkü Tetikleyici: Novi Sad’da ölen 10 yaşındaki bir çocuğun annesi Diana Hrka, istasyon faciasının faillerinin cezalandırılması için parlamento önünde açlık grevine başladı. Bu çağrı, binlerce protestocuyu Belgrad’a topladı ve karşıt gruplarla (hükümet yanlısı destekçiler) çatışmalara yol açtı.
Çatışmaların Detayları
- Yer ve Zaman: Çatışmalar, parlamento binası önündeki Pionirski Parkı ve çevresinde, öğleden sonra saat 15:00 civarında başladı ve akşam saatlerine kadar sürdü. Kalabalık, barikatlar arkasında toplanmıştı.
- Taraflar:
- Anti-hükümet protestocuları (öğrenciler, aileler ve muhalifler): Sessiz yürüyüşler ve açlık grevi çağrılarıyla barışçıl başladı.
- Hükümet yanlısı gruplar (SNS destekçileri ve holiganlar): Nesneler, havai fişekler ve şok bombaları fırlatarak saldırdı.
Polis Müdahalesi: Polis, gözyaşı gazı, su topları ve biber gazı kullanarak grupları ayırdı. Parlamento girişi kapatıldı, ana yollar bloke edildi. En az 12 yaralı ve birkaç tutuklama bildirildi (Reuters ve yerel kaynaklara göre).
Görgü Tanıkları: X (eski Twitter) paylaşımlarında, havai fişek sesleri, şişe yağmuru ve polis barikatları vurgulanıyor. Bir kullanıcı, “Horde ćacija ispred skupštine, policija između i narod na barikadama” diye tarif etti (SNS yanlılarının kalabalık, polis ortada, halk barikatlarda).
Sonuçlar ve Gelecek Beklentileri
- Yaralanmalar ve Tutuklamalar: Resmi raporlara göre yaralı sayısı sınırlı, ancak yerel medyada 56’ya varan rakamlar dolaşıyor (önceki benzer olaylardan esinlenerek). Polis, “şiddet odaklarını” hedef aldığını açıkladı.
- Siyasi Etki: Bu olay, protestoların ikinci yılına girerken (Kasım 2025) hükümeti daha da köşeye sıkıştırıyor. Muhalefet, genel grev çağrısı yapıyor; bir sonraki büyük miting 15 Mart 2025’te planlanmıştı ama momentum devam ediyor.
- Uluslararası Tepkiler: AB, öğrenci saldırılarını soruşturma talep etti; olaylar, Sırbistan’ın AB üyelik sürecini etkileyebilir.
Durum hala gergin; daha fazla güncelleme için yerel haber kaynaklarını (N1 Sırbistan, Balkan Insight) takip edin. Bu protestolar, Sırbistan’da derin bir değişim talebini yansıtıyor
Sırbistan’ın AB Üyelik Süreci: Güncel Durum (2025)
Sırbistan, Batı Balkanlar’daki en ileri aday ülkelerden biri olarak AB genişleme politikasının odak noktasında yer alıyor. 2009’da üyelik başvurusu yapan ve 2012’de aday statüsü kazanan Sırbistan, 2014’ten beri katılım müzakerelerini sürdürüyor. Ancak süreç, siyasi engeller, reform eksiklikleri ve dış politika uyumsuzlukları nedeniyle yavaş ilerliyor. 2025 itibarıyla müzakereler devam etse de, tam üyelik hedefi 2029-2030 aralığına kaymış durumda. Aşağıda, sürecin ana hatlarını, ilerlemeyi ve zorlukları özetliyorum.
Tarihsel Gelişim
Sırbistan’ın AB yolculuğu, 2003 Thessaloniki Zirvesi’nde potansiyel aday olarak başladı. Ana dönüm noktaları şöyle:
- 2009: Resmi üyelik başvurusu.
- 2012: Aday ülke statüsü (Mart).
- 2013: Stabilizasyon ve Ortaklık Anlaşması (SAA) yürürlüğe girer; müzakerelere başlama kararı.
- 2014: Resmi müzakereler başlar (Ocak).
- 2023-2024: Brüksel ve Ohrid anlaşmalarıyla Kosova ilişkileri normalleştirme adımları atılır, ancak tam uygulama eksik.
Mevcut Durum (2025)
- Açılan ve Kapatılan Fasıllar: 35 fasıldan 22’si açılmış, bunlardan 2’si (muhtemelen eğitim ve bilim, rekabet politikası) geçici olarak kapatılmış. Ek olarak, Kosova ilişkileri normalleştirmesi için özel bir fasıl (Chapter 35) açık tutuluyor. Küme bazlı yaklaşım (Cluster 1: Temeller; Cluster 4: Yeşil Gündem) ile ilerleme sağlanıyor, ancak son bir yılda otoriter eğilimler nedeniyle durgunluk yaşandı.
- Hedef Tarihler: Cumhurbaşkanı Vučić, kriterleri 2026-2027’de karşılayacaklarını belirtiyor, ancak tam üyelik 2029 (İtalya Dışişleri Bakanı’na göre) veya 2030’a (Avrupa Konseyi Başkanı’na göre) ertelendi. Erken 2025 hedefi (2018 stratejisinden kalan) artık gerçekçi değil.
- Finansal Destek: Reform ve Büyüme Tesisi (Reform and Growth Facility) kapsamında 2025-2027 için 1,5 milyar avro kredi ve 285 milyon avro hibe ayrıldı. Bu, reformları hızlandırmak için kullanılıyor.
| Aşama | Tarih | Açıklama |
|---|---|---|
| Adaylık Başvurusu | Aralık 2009 | AB’ye resmi başvuru. |
| Aday Statüsü | Mart 2012 | Komisyon’un olumlu görüşüyle. |
| Müzakereler Başlangıcı | Ocak 2014 | Hükümetlerarası Konferans. |
| Fasıllar Açılışı | 2025 itibarıyla 22/35 | 2’si geçici kapatılmış. |
| Beklenen Tamamlanma | 2029-2030 | Reformlara bağlı. |
Ana Zorluklar ve Engeller
Sırbistan’ın süreci, iç ve dış faktörlerden etkileniyor:
- Bölgesel Rekabet: Karadağ ve Arnavutluk önde; Sırbistan, bölgesel liderlik iddiasıyla yavaşlıyor.
- Kosova Sorunu: En büyük engel. Sırbistan, Kosova’nın bağımsızlığını tanımıyor; AB, Brüksel ve Ohrid anlaşmalarının (Sırp belediyeler birliği kurulması gibi) tam uygulanmasını şart koşuyor. Bu, her iki ülkenin de ilerlemesini bloke ediyor.
- Dış Politika Uyumsuzluğu: Rusya’nın Ukrayna işgaline karşı AB yaptırımlarına katılmama, süreci zedeliyor. Avrupa Parlamentosu, bunu “üyelik sürecine zarar veren” olarak nitelendirdi. Rusya ve Çin’in Kosova konusundaki desteği, AB’ye alternatif olarak görülüyor.
- İç Reformlar: Yolsuzluk, hukuk üstünlüğü, medya özgürlüğü ve yargı bağımsızlığında ilerleme yetersiz. 2025 Genişleme Raporu, otoriter gerileme ve protestoları (Novi Sad faciası sonrası) vurguluyor. Akademik özgürlük kısıtlamaları nedeniyle Chapter 25 (Bilim ve Araştırma) yeniden açılması çağrıları var.
- Kamu Desteği: Mart 2025 anketine göre, AB üyeliği referandumunda %38,9 evet, %43,2 hayır oyu çıkıyor. Protestolar, AB’nin Vučić’e “hoşgörü”sünü eleştiriyor ve entegrasyon motivasyonunu düşürüyor.
Son Gelişmeler (2025)
- AB Ziyaretleri: Mayıs’ta Avrupa Konseyi Başkanı António Costa, Belgrad’da “Sırbistan tam bağlı” dedi ve yeni kümelerin açılmasını destekledi. Ekim’de Komisyon Başkanı von der Leyen, reform vaadini vurguladı.
- Protestoların Etkisi: Novi Sad tren istasyonu çöküşü (15 ölü) sonrası anti-yolsuzluk protestoları, AB raporlarında “hukuk devleti” kriterlerini öne çıkarıyor. AB, öğrenci taleplerini (yolsuzlukla mücadele, insan hakları) üyelik şartı olarak görüyor; Amnesty International, sivil toplum katılımını artırılmasını öneriyor.
- Uluslararası Boyut: AB, Sırbistan’ı “köprü” olarak görüyor; ancak Rusya etkisi ve lityum madenciliği anlaşmaları (Almanya ile) gerilim yaratıyor. 2025 Growth Plan, altyapı ve yeşil dönüşümü hızlandırıyor.
Gelecek Beklentileri
Sırbistan, reform ivmesini artırarak 2026 sonuna kadar ek fasıllar açabilir, ancak Kosova diyaloğunda ilerleme şart. AB, “merit-based” (liyakat temelli) yaklaşımı vurguluyor; başarısızlık, bölgesel istikrarsızlığı artırabilir. Hükümet, Ulusal Reform Programı ile 2026’ya odaklanıyor. Tam üyelik, 2030’a kadar mümkün, ama protestolar ve dış politika değişiklikleri belirleyici olacak.
Kaynak: Musitem Haber




