1. Haberler
  2. Dünya
  3. İran’da Tutuklu Fransız Vatandaşları Cécile Kohler ve Jacques Paris Serbest Bırakıldı

İran’da Tutuklu Fransız Vatandaşları Cécile Kohler ve Jacques Paris Serbest Bırakıldı

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 4 Kasım'da Fransız vatandaşları Cécile Kohler ve Jacques Paris'in serbest bırakıldığını duyurdu. Macron, "büyük bir rahatlama" yaşadığını belirtti.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İran: Fransız vatandaşları Cécile Kohler ve Jacques Paris serbest bırakıldı Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 4 Kasım’da Fransız vatandaşları Cécile Kohler ve Jacques Paris’in serbest bırakıldığını duyurdu. Macron, “büyük bir rahatlama” yaşadığını belirtti.

Bugün (4 Kasım 2025) İran, üç yıldan fazla süredir casusluk suçlamasıyla tutuklu yargılanan Fransız vatandaşları Cécile Kohler ve Jacques Paris’i serbest bıraktı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bu gelişmeyi resmi sosyal medya hesabından duyurdu ve “Cécile Kohler ve Jacques Paris, üç yıldır İran’da tutuluyordu. Evin Hapishanesi’nden tahliye edildiler ve Tahran’daki Fransız Büyükelçiliği’ne doğru yola çıktılar. Bu ilk adımı memnuniyetle karşılıyorum. Diyalog devam ediyor ve Fransa’ya en kısa sürede dönmelerini sağlamak için yorulmadan çalışıyoruz” şeklinde bir açıklama yaptı.

Arka Plan Bilgisi

  • Tutuklanma: Çift, 7 Mayıs 2022’de Tahran Havalimanı’nda, 14 günlük bir tatil sonrası Fransa’ya dönerken gözaltına alındı. İran yetkilileri, onları “Fransa ve İsrail adına casusluk yapmak” ve “protestoları kışkırtmak”la suçladı. Aileleri ve Fransa hükümeti, bu iddiaları reddederek tutuklamanın “keyfi” ve “rehine diplomasisi”nin bir parçası olduğunu savundu.
  • Tutukluluk Koşulları: Evin Hapishanesi’nde üç yıl boyunca “işkenceye eşdeğer” koşullarda tutuldukları belirtildi. Sürekli aydınlatma, haftada sadece 30 dakika açık hava, dört konsolosluk ziyareti ve zorla alınmış “itiraflar” gibi unsurlar rapor edildi. Haziran 2025’te İsrail’in hapishaneye düzenlediği saldırılarda yaralanmadan kurtulmuşlardı.
  • Yasal Süreç: Ekim 2025’te bir İran mahkemesi, ikisine de uzun hapis cezaları verdi (casusluk suçundan). Ancak, Fransa-İran arasındaki diplomatik görüşmeler sonucunda tahliye gerçekleşti. Bu, Macron’un “devam eden diyalog” vurgusuyla uyumlu.
  • Diğer Gelişmeler: Çift, İran’da tutulan son iki Fransız vatandaşıydı. Daha önce, 2025 Mart’ında Olivier Grondeau ve Ekim’de Lennart Monterlos gibi diğer Fransızlar serbest bırakılmıştı. Fransa, bu tahliyeleri “rehine diplomasisi”ne karşı bir zafer olarak görüyor ve İran’ı nükleer program ile Avrupa vatandaşlarının tutuklanmaları konusunda eleştiriyor.

Güncel Durum

Kohler (40 yaşında edebiyat öğretmeni) ve Paris (70’lerinde emekli), şu anda Fransız Büyükelçiliği’nde ve Fransa’ya dönmeleri bekleniyor. Aileleri ve destekçileri (örneğin #FreeCecileKohler kampanyası), yıllardır serbestlik için kampanya yürütüyor ve bu haberi “büyük bir rahatlama” olarak nitelendirdi.

Fransa Dışişleri Bakanlığı, “tüm Avrupa rehine”lerinin serbestliği için çabaların süreceğini belirtti. Bu olay, İran-Fransa ilişkilerindeki gerilimleri (nükleer anlaşmazlıklar, yaptırımlar) yansıtıyor, ancak diplomatik bir ilerleme işareti.

Evin Hapishanesi Koşulları: İran’ın En Meşhur Cezaevi

Evin Hapishanesi (Farsça: Zindân-e Evin), Tahran’ın Evin semtinde yer alan ve İran İslam Cumhuriyeti’nin en kötü şöhretli cezaevlerinden biridir. 1972’de kurulan hapishane, 1979 Devrimi sonrası özellikle siyasi muhalifler, gazeteciler, aktivistler ve yabancı uyruklular için bir “bastiyon” haline gelmiştir. Uluslararası insan hakları örgütleri (Amnesty International, Human Rights Watch) tarafından yıllardır işkence, kötü muamele ve keyfi tutuklamalarla suçlanan Evin, “İran’ın Bastille’i” olarak anılır. Hapishane, binlerce mahkumu barındırır; bunların önemli bir kısmı siyasi suçlamalarla (örneğin casusluk, propaganda) tutulur.

Genel Koşullar

Evin Hapishanesi, aşırı kalabalık, hijyen eksikliği ve yetersiz altyapıyla bilinir. Mahkumlar, beton zeminlerde battaniyelerle uyur; yatak, yastık veya uygun yatak örtüsü nadiren bulunur. Hücreler küçük (genellikle 2-5 metrekare), penceresiz veya metal kaplı pencereli olup, sürekli aydınlatma ve gürültüye maruz kalınır. Havalandırma yetersizdir; yazın aşırı sıcak, kışın soğuk yaşanır. Tuvalet ve duşlar sınırlıdır (haftada 1-2 kez), böcek (hamamböceği, yatak biti) istilası yaygındır.

Yemekler yetersiz ve kalitesizdir; açlık sıkça rapor edilir. Tıbbi bakım sınırlıdır ve yaralanmalar veya hastalıklar (örneğin COVID-19 sırasında) yeterince tedavi edilmez.2025 Haziran’ında İsrail’in hapishaneye düzenlediği hava saldırısı sonrası koşullar daha da kötüleşti: Mahkumlar aşırı kalabalık, kirli ve böcekli diğer cezaevlerine (örneğin Fashafouyeh) taşındı. Yetkililer, bazı mahkumların akıbetini gizleyerek “zorla kaybetme” (enforced disappearance) suçlamalarına yol açtı. Saldırıdan sonra Evin’e dönen mahkumlar, hasarlı tıbbi kliniklerde yetersiz bakım aldı.

Tecrit ve İşkence

Tecrit, Evin’in en yaygın cezasıdır. Hücreler dar (2 metrekareye kadar), yataksız ve tuvaletsizdir. Mahkumlar günde 10-12 saat sorguya alınır; fiziksel dayak, idam tehditleri, sahte infaz simülasyonları ve psikolojik baskı (örneğin diğer mahkumların çığlıklarını duyma) yaygındır. Kadın mahkumlar (örneğin Nasim’in 4 aylık tecrit deneyimi) özellikle etkilenir: Koridorlarda sürüklenme, saçlarından çekilme ve cinsel taciz rapor edilir. Erkek mahkumlar da benzer muamele görür; 2021’de sızan videolar, gardiyanların dövme sahnelerini gösterdi.

1988’de binlerce siyasi mahkumun idam edildiği hapishane, 2022 yangınında (8 ölü, 61 yaralı) güvenlik güçlerinin aşırı güç kullanımını da barındırdı. Mahkumlar, hava saldırısı sirenleri, sığınak eksikliği ve yangın söndürücü yoksunluğu nedeniyle sürekli tehlike altındadır.

Kadın Mahkumlar İçin Koşullar

Kadın kanadı (Ward 2), erkeklere benzer sorunlar taşır: Kalabalık koğuşlar (20-30 kişi, sınırlı yatak), hijyen eksikliği ve böcekler. Protesto tutukluları (Mahsa Amini olayları sonrası) tecrit ve sorguyla karşılaşır. Örnek: Sepideh Qolian, mektubunda sorgu bloğunun “işkence odası”na dönüştüğünü anlattı; genç kadınlar saatlerce dövülüp “itiraf” alınır. Nazanin Zaghari-Ratcliffe gibi yabancılar da 4 yıla yakın tecritte kaldı. Kadınlar, birbirlerine moral için resim, şiir veya sessiz destekle direnir, ancak idam tehdidi ve aileden haber alamama psikolojik çöküşe yol açar.

Son Gelişmeler ve Eleştiriler

2025’te Kohler ve Paris gibi Fransız mahkumların tahliyesi, koşulların “işkenceye eşdeğer” olduğunu vurguladı: Sürekli aydınlatma, haftada 30 dakika hava alma, sınırlı konsolos ziyareti. İran yetkilileri iddiaları reddeder ve “standartlar sağlandığını” söyler, ancak BM ve AB yaptırımları devam eder. Mahkumlar, savaş zamanı koşullu tahliye yasasına rağmen salıverilmez; internet kesintileri aile iletişimini engeller.

Evin, İran rejiminin muhalefeti bastırma sembolüdür. Bağımsız soruşturmalar (örneğin 2022 yangını) engellenir; uluslararası baskı artmaktadır.

Kaynak: Musitem Haber

0
mutlu
MUTLU
0
s_n_rl_
SİNİRLİ
0
_zg_n
ÜZGÜN
0
hasta
HASTA
0
_a_kin
ŞAŞKIN
İran’da Tutuklu Fransız Vatandaşları Cécile Kohler ve Jacques Paris Serbest Bırakıldı
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Giriş Yap

Musitem Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!