WASHINGTON – ABD Başkanı Donald Trump, Perşembe günü Karayipler’de gerçekleşen saldırıdan sağ kurtulan iki kişiyi gözaltına alınmak ve yargılanmak üzere memleketleri Kolombiya ve Ekvador’a göndereceğini Cumartesi günü açıkladı.
İlk olarak Reuters tarafından bildirilen bu hamle, ABD ordusunun, iddia edilen suçları savaş hukuku kapsamına girmeyen uyuşturucu kaçakçısı şüphelilerinin askeri gözaltında tutulmasıyla ilgili zorlu hukuki sorunlarla uğraşmak zorunda kalmayacağı anlamına geliyor. Hukuk uzmanları, bu kararın ABD ordusunun, işledikleri iddia edilen suçların savaş hukuku kapsamına girmediğini söylüyor.
Trump, Truth Social’da yaptığı açıklamada, “Hayatta kalan iki terörist, gözaltına alınmak ve yargılanmak üzere memleketleri Ekvador ve Kolombiya’ya geri gönderiliyor.” dedi.
ABD ordusu, Perşembe günü yasadışı uyuşturucu kaçakçılığı yaptığından şüphelenilen yarı dalgıç gemilerine düzenlenen saldırının ardından hayatta kalanlar için bir helikopter kurtarma operasyonu düzenledi. Saldırıda gemideki diğer iki mürettebat üyesi hayatını kaybetti.
ABD ordusu, kurtarma operasyonunun ardından hayatta kalanları Karayipler’deki bir ABD Donanması savaş gemisine uçurdu.
ABD Başkanı Donald Trump, 18 Ekim 2025 tarihinde, Karayipler’de uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle ABD güçleri tarafından vurulan bir denizaltı benzeri gemideki iki kurtulanın, Kolombiya ve Ekvador’a geri gönderileceğini açıkladı. Bu açıklama, Trump’ın Truth Social platformunda paylaştığı bir gönderide ve çeşitli haber kaynaklarında doğrulandı.
Olayın Detayları:
- Saldırı Tarihi ve Yeri: 16 Ekim 2025’te (Perşembe) Karayipler açıklarında gerçekleşen operasyonda, ABD ordusu, fentanyl ve diğer uyuşturucular taşıdığı iddia edilen bir yarı batık denizaltı gemisini hedef aldı. Bu, Eylül başından beri bölgede gerçekleştirilen en az altıncı benzer saldırı.
- Sonuçlar: Gemideki dört kişiden ikisi öldü (Trump’ın açıklamasına göre), kalan iki kurtulan ise ABD güçleri tarafından kurtarıldı. Bu iki kişi, Kolombiya ve Ekvador vatandaşı oldukları için ülkelerine iade edilecek ve orada tutuklanıp yargılanacak.
- Trump’ın Açıklaması: Trump, operasyonu “büyük bir onur” olarak nitelendirerek, geminin ABD’ye doğru uyuşturucu taşıdığını ve istihbaratla doğrulandığını belirtti. Saldırıyı, uyuşturucu kartellerine karşı bir “silahlı çatışma” olarak savundu ve George W. Bush dönemindeki terörle mücadele yetkisine dayandırdı. Ayrıca, olayın 29 saniyelik bir videosunu paylaştı.
Arka Plan ve Tartışmalar:
- Bu operasyonlar, Trump yönetiminin Karayipler’deki uyuşturucu trafiğine karşı yoğunlaşan “gambot diplomasisi”nin bir parçası. Bölgede ABD, savaş gemileri, denizaltılar ve gözetleme uçakları konuşlandırmış durumda; hedefte özellikle Venezuela bağlantılı kaçakçılık rotaları var.
- Eleştiriler: İnsan hakları örgütleri (örneğin, eski İnsan Hakları İzleme Örgütü Direktörü Kenneth Roth), bu saldırıları “uydurma bir savaş” olarak nitelendirerek, kurtulanların ABD’de yargılanmak yerine iade edilmesini mahkeme süreçlerinden kaçınma olarak görüyor. Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro da benzer operasyonlara tepki göstermiş, Latin Amerika’da 27 kişinin öldürüldüğünü ve BM İnsan Hakları kararlarının ihlal edildiğini savunmuştu.
- Hukuki Boyut: İade, kurtulanların ABD’deki yasal statülerini (savaş esiri mi, suçlu mu?) tartışmaya açmaktan kaçınmayı sağlıyor.
Trump, sosyal medya paylaşımında, “ABD İstihbaratı, bu geminin çoğunlukla Fentanil ve diğer yasadışı uyuşturucularla dolu olduğunu doğruladı.” dedi.
Trump herhangi bir kanıt sunmadı, ancak yarı dalgıç bir geminin suda en az bir mermiyle vurulmadan önce göründüğü yaklaşık 30 saniyelik bir video paylaştı.
Cuma günü konuşan Trump, gazetecilere saldırının “büyük miktarda uyuşturucu taşımak için özel olarak inşa edilmiş uyuşturucu taşıyan bir denizaltıya” yönelik olduğunu söyledi.
Kolombiya Cumhurbaşkanlığı Ofisi, Ekvador İletişim Ofisi ve her iki ülkenin dışişleri bakanlıkları yorum taleplerine hemen yanıt vermedi.
Trump yönetimi, önceki saldırılarda 27 kişinin öldüğünü açıklayarak, bazı hukuk uzmanları ve Demokrat milletvekilleri arasında endişe yarattı. Bu durum, Trump’ın Venezuela hükümetiyle yaşadığı gerginliği tırmandırdığı bir dönemde, güdümlü füze destroyerleri, F-35 savaş uçakları, bir nükleer denizaltı ve yaklaşık 6.500 askerin de dahil olduğu Karayipler’deki ABD askeri yığınağının zemininde gerçekleşti.
Çarşamba günü Trump, Merkezi İstihbarat Teşkilatı’na Venezuela içinde gizli operasyonlar yürütme yetkisi verdiğini açıkladı ve bu durum, Caracas’ta ABD’nin Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’yu devirmeye çalıştığı yönündeki spekülasyonları artırdı.
Maduro, uyuşturucu kaçakçılığıyla herhangi bir bağlantısı olduğunu reddetti ve ABD’nin tekne saldırılarını rejim değişikliği bahanesiyle kınadı ve bunları egemenlik ve uluslararası hukukun ihlali olarak nitelendirdi.
Reuters’ın gördüğü, Venezuela’nın BM Büyükelçisi Samuel Moncada, bu hafta Birleşmiş Milletler’in 15 üyeli Güvenlik Konseyi’ne yazdığı mektupta, ABD’nin Venezuela kıyılarındaki saldırılarının yasadışı olduğuna dair BM kararının alınmasını ve Venezuela’nın egemenliğini destekleyen bir açıklamanın yayınlanmasını istedi.
Kaynak: Musitem Haber/REUTERS
