ABD Başkanı Donald Trump, 28 Mayıs 2025 tarihinde İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ile yaptığı görüşmede, İran’a karşı herhangi bir askeri eylemde bulunmaması konusunda uyardı. Bu uyarı, Orta Doğu’daki gerginliğin arttığı bir dönemde gerçekleşti.
Görüşme ve Uyarı Detayları
Trump, Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde, bu tür bir eylemin uluslararası istikrarı daha da tehdit edebileceğini belirtti. Eski Başkan, özellikle İran’ın nükleer programı ve bölgedeki etkisinin giderek arttığına dikkat çekti. Trump’ın bu açıklamaları, ABD’nin geleneksel müttefikleri olan İsrail ile İran arasındaki ilişkilerin gerilmesine yol açabileceği endişesini de beraberinde getiriyor.
İran ile İlişkilerdeki Gelişmeler
Son aylarda, İran ve İsrail arasındaki gerginlik artarken, bölgedeki diğer ülkeler de bu durumu yakından takip ediyor. İran’ın nükleer programı ile ilgili devam eden diplomatik çabalar, önemli bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. Trump, Netanyahu’ya bu süreçte sakin kalması gerektiğini ve saldırgan yaklaşımların daha büyük sorunlara yol açabileceğini vurguladı.
Uluslararası Tepkiler
Trump’ın bu çağrısının ardından, uluslararası kamuoyunda farklı tepkiler oluştu. Bazı analistler, Trump’ın bu tutumunu bilinçli bir strateji olarak değerlendirirken, diğerleri, İran’la ilgili daha sert bir yaklaşımın gerekliliğini savunuyor. Uzmanlar, ABD’nin Orta Doğu siyasetinin, müttefikler arası ilişkiler ve genel güvenlik politikaları üzerinde önemli etkisi olacağını belirtiyor.
Sonuç
Trump’ın Netanyahu’ya yönelik uyarısı, yalnızca iki ülke arasındaki ilişkilere değil, aynı zamanda Orta Doğu’daki jeopolitik dengeye de etki edebilir. İran ile yapılan görüşmelerin ve olayların ilerleyişi, bu uyarının sonuçlarını belirleyecek. Trump’ın mesajı, bölgedeki birçok aktör tarafından dikkatlice değerlendirilecek.